Akçakoca Belediyesi tarafından yeniden düzenlenen cami yerleşkesi için bugüne kadar birçok eleştiri yapıldı. Bunların haklı olanları da vardı, amacını aşanları da. Elbette Akçakoca’nın merkezinde büyük bir inşaat yapılıyor, kamu bütçesinden ödenekler gidiyor. Vatandaş da kendince eleştirisini yapacak bu herkesin vatandaşlık hakkı. Bu memleket hepimizin, eğer burada yaşıyorsak, memleketimizi seviyorsak fikirlerimizi söyleyeceğiz. Kamu otoriteleri de bunları değerlendirecek. Son günlerde cami çevresi ışıklandırmasının başlamasıyla yeni bir tartışma daha gündemde. Hükümet konağının merdivenlerinin tam önündeki zemine işlenen ve akşamları da ışıklandırılan bir sembolün Davut Yıldızı mı? Yoksa Selçuklu Yıldızı mı? olduğu... Haklı olarak vatandaş bunu soruyor. Yoksa birileri oraya çaktırmadan İsrail bayrağını mı işlemiş sorusu ister istemez akılmıza gelenler arasında.

Öncelikle şunu söylemekte yarar var. Selçuklu Yıldızı diye bir sembol yoktur. Bu tür simgeler gizli bilgileri anlatmak amacıyla tasarlanmış, her birinin çok yüce manası olan insanlığın kadim kültürünün meyveleridir. Türk bayrağında kullanılan ay ve yıldız acaba Türklere mi özgüdür?  Yani bizim bayrağımızda kullanılan Yıldız Türk yıldızı mıdır? Yoksa Ay mı Türk Ay’ıdır?

Peki, Selçuklu Yıldızı nereden çıktı? Biraz önce belirttiğim gibi Selçuklu Yıldızı diye bir şey yoktur. Selçukluların da kullandığı Yıldız vardır. Aynı Türklerin benimseyip kullandığı Ay ve Yıldız sembolleri gibi.

Bu meseleler, çok geniş ve geniş olduğu kadar derindir. Ancak kısa yoldan şu notları düşmekte yarar var.  İster Davut Yıldızı diyelim ister Selçuklu Yıldızı ikisi de aynı kapıya çıkar. Tartışmaya bizim yıldızımız Davut yıldızı değildir (biz Yahudi değiliz anlamında) asla bunu kabul etmeyiz, oraya yapılan yıldız Selçuklu Yıldızıdır demek İslami bilgi eksikliğinden kaynaklanmaktadır.  Öncelikle belirtmek isterim ki; Hz. Davud (SAV) Kuranı Kerim’de geçen bir PEYGAMBER ‘dir. Birkaç ayeti örnek vermek gerekirse;

21:78 Davud ve Süleyman'ı da (hatırla). Hani onlar ekin hakkında hüküm veriyorlardı. Hani milletin koyunları (geceleyin) içinde yayılmıştı, biz onların hükmüne şahittik.

2:250 Calut ve ordusuna karşı savaş meydanına çıktıkları zaman da şöyle dediler: "Ey Rabbimiz! Üzerlerimize sabır dök, ayaklarımızı sabit tut ve kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et!"

2:251 Derken, Allah'ın izniyle onları tamamen bozdular. Davud, Calut'u öldürdü ve Allah, kendisine hükümdarlık ve hikmet (peygamberlik) verdi ve ona dilediği şeylerden de öğretti. Eğer Allah'ın, insanları birbirleriyle savması olmasaydı, yeryüzü mutlaka bozulur giderdi. Fakat Allah, bütün âlemlere karşı büyük bir lütuf sahibidir.

Bu ayetler duruyorken eğer bir zat çıkar da ben Hz. Davud ‘u peygamber olarak kabul etmem diyorsa kâfirdir. Kaldı ki Haz. Davut o yıldızı bayraklaştırıp küffar ordusunun üzerine açarak savaşan bir peygamberidir. 

Aynı yıldız Barbaros Hayrettin Paşa’nın Kaptanı Derya olduğunda hazırlattığı Sancağın üzerinde de mevcuttur. Atalarımız o sancak altında birleşerek onlarca deniz zaferini kazanıp Din-i İslamı muzaffer eylediler. Yenine Anadolu’dan bir örnek vermek gerekirse İslam bilginlerinin PİR olduğuna kanaat ettikleri Türk İslam anlayışının temel direği sayılan Hacı Bektaş Veli türbesinin avlusuna girdiğinizde sağ taraftaki çeşmenin üzerinde bu sembol vardır.

PEKİ, BU DAVUT YILDIZI NE DEMEKTİR? NE ANLAMA GELİYOR?

Davut yıldızının tek bir anlamı olmamakla berber dini bilginiz oranında size bazı sırlar verir ne kadar derinlere giderseniz ondan o size o kadar çok bilgiyi verir. Bu nedenle bazı tasvirlerde uçlarına anlamlarının yazılması da saçmalıktır. Böyle bir yazı veya meal bu tip sembollerde kesinlikle kabul edilmez. Birileri bir şeyleri izah edebilmek için yazmıştır, ayrıca yanlış bilgilerdir. Davut Yıldızı’nın derin anlamını yüzeysel olarak açıklamak gerekirse yukarıdan aşağıya sarkarak uç kısmı aşağıya bakan üçgen Yüce Yaratıcının kurallarını, Sivri ucu yukarıya gelen üçgen ise insanlığın ortaya çıkardığı dünyevi düzeni simgeler hayat her ikisinin arasındaki boşluktadır. Kainat ise her ikisinin egemen olduğu bir sistemdir. İslami karşılığı ise Hz. Muhammed (SAV) ‘in buyurduğu gibi yarın ölecekmiş gibi ibadet et hiç ölmeyecekmiş gibi çalış hadisine denk gelir. Yukarıda arz etmeye çalıştığım gibi bu tür sembollerin anlamları çok derindir o nedenle açıklamaya çalıştıklarım sadece yüzeysel anlamıdır.

Özetlemek gerekirse; Adına ister Selçuklu Yıldızı diyerek kendinizi kandırmaya çalışın ister Davut Yıldızı deyin her ikisi de aynı kutsal bilgiye çıkar o bilgi de şudur “ PUTLARA TAPINARAK YAŞAMAKTANSA ALLAHIN EGEMENLİĞİ ALTINDA CAN VERMEYİ TERCİH EDERİM”

ELEŞTİRİLMESİ GEREKEN SEMBOLÜN YERE YAPILMIŞ OLMASI

Yukarıda kısmen izah etmeye çalıştığım nedenlerle cami düzenlemesi inşaatına yapılmış olan sembole ister Selçuklu Yıldızı deyin isterse Davud Yıldızı, her ikisi de kutsaldır. İkisi de Yüce Allah’ın egemenliğini kabul edenlerce ortaya çıkarılmış üzeri örtülü bilgilerdir. Asıl eleştirilmesi, hatta karşı çıkılması gereken şey; insanlık tarihi kadar eskiye dayanan, küffar ile mücadeleyi anlatan kutsal bir sembolün yere yapılarak üzerine basılıyor olmasıdır.

Haber & Yorum Özhan KIZLTAN