Son Dakika
- 04:58 Kauçuk fabrikasında yangın
- 04:52 Akçakoca'da bugün vefat edenler...
- 17:51 4 gündür didik didik aranıyor
- 14:24 Dün Düzce'de bugün de Amasra’da bulundu...
- 14:05 Fethi Fethi hayatını kaybetti!
- 13:37 Son tarih 1 Ekim 2023
- 11:11 Akçakoca’da bugün vefat edenler
- 10:23 Enes'ten acı haber geldi...
- 08:09 Lise öğrencisi tutuklandı!
- 08:06 TCMB faiz kararını bugün açıklayacak
Sosyal Bilimler Camiasından Bakan Özlünün Açıklamalarına İtiraz Geldi

Bakan Özlü’nün Açıklamaları Yeni Soru İşaretleri Uyandırdı
Akçakoca’nın kamu idaresi ve yerel siyasetinin çözemediği SBL (Sosyal Bilimler Lisesi) sorununa noktayı koyan son isim Bilim sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü oldu.
Sayın Özlü, hafta sonu mesaisinin neredeyse bir tam gününü ayırarak ilçenin çok sayıda eğitim kurumunu dolaştı ve yerinde yapılan incelemelerin ardından, akşam saatlerinde çözüme yönelik açıklamasını yaptı.
SBL binasının İmam Hatip’e devredilmesi kararı üzerinden gelişen birçok olumsuz hadisenin fitilini ateşleyen süreç, Bakanın açıklamalarıyla, okulları ellerinden alınan SBL velileri için bir kez daha hüsranla sonuçlanırken, Bakan Özlü’nün yaptığı çözüm açıklamaları yepyeni soruları da ortaya çıkardı.
Bakan beyin çözüm önerileri mevzuat ve yönetmeliğe ne kadar uygun ?
Bakan Faruk Özlü, SBL binasının İmam Hatip’e devredilmesi ve öğrencilerinin başka bir okulun üst katında eğitim görmeye zorlanması karşısında, kamuoyunda oluşan ‘Sosyal Bilimler Düzce’ye mi taşınmak isteniyor’ şeklindeki endişeyi ortadan kaldıran bir açıklama yaptığı gibi, yanı sıra Akçakoca’ya bir Fen Lisesi getirileceğine dair de bir müjde verdi.
Fen Lisesi ve ve Sosyal Bilimler Lisesi’nin bir arada olacağı bir ‘kampüs’ oluşturulacağını ifade eden Bakan Özlü, bunun muhatap iki Bakan arasındaki ‘şifahen’ bir anlaşmayla ortaya çıktığını söyledi.
Mevcut mevzuat ve yönetmeliklerin, Türkiye’nin başka bir yerinde benzeri olmadığını düşündüğümüz bu tür kampüsleri ne kadar mümkün kıldığına yönelik sorular ise orta yerde duruyor.
Kampüs denilen şey, üniversitelerde görülen eğitim kompleksleri olmakla birlikte, kampüslerin yurt, spor tesisi, yemekhane, kütüphane ve laboratuarları içinde barındıran toplulaşmış eğitim birimleri olduğu gerçekliğini unutmamak lazım.
Bakan beyin sözünü ettiği yer ise, mevcut iki bina ve eklentisi bir arsadan oluşan ve binalarının sağlamlığı da yapılacak deprem testlerinin ardından ortaya çıkacak ve belki de o binalar yıkılmak zorunda kalınacak.
Bu alanı sadece arazi büyüklüğü üzerinden kampüs olarak addetmek, Bakan bey açısından hazırlığı iyi yapılmamış, erken bir açıklama gibi olmuş.
Bir İmam Hatip Lisesi için çok sayıda okulun yerinin değiştirilmesine değecek mi?
Bakan Faruk Özlü’nün açıklamaları, Sosyal Bilimler Lisesi’nin İmam Hatip’e devredilmesi için neredeyse tüm okulların ve yurtların bir yerden alınarak başka bir yere taşınmasını öngörüyor.
Bu plana göre;
Sosyal Bilimler lisesi İmam Hatip’e…
Barbaros Anadolu Lisesi… son mezundan sonra kaldırılıyor.
Sosyal Bilimler lisesi, Barbaros’tan boşalan okula…
Osmaniye İlkokulu, getirilmesi planlanan Fen lisesine…
Süha Güven Turizm Meslek lisesi, SBL pansiyonuna…
Turizm Meslek lisesi, Endüstri Meslek lisesi C bloğa…
Şehit Ercan Çelik öğrenci yurdu, Turizm Meslek lisesi uygulama oteline…
Kız Meslek lisesi, Orhangazi ilkokuluna taşınıyor.
Bakan Özlü’nün sözünü ettiği depreme dayanıklı olmayan binalar ne olacak?
Ayrıca, Barbaros Anadolu lisesi ve Osmaniye ilkokulu binaları, deprem testlerinden geçirilecek. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden gelecek olan mühendisler tarafından, bu iki binanın yıkılması yönünde karar alınırsa, Fen lisesi ve SBL öğrencileri Ayazlı mahallesi sapağında, sanayici Ali Sevil tarafından yaptırılan İmam Hatip lisesine geçici olarak taşınacak.
Bütün bu doldur – boşalt operasyonlarının, öğrenciler dışında öğretmenler ve özellikle öğrenci aileleri açısından da yeni sorunlar oluşturacağı şüphe götürmez.
Çocukları okula yakın olsun diye mahalle değiştiren, ev değiştiren, hatta daire satın alan aileler ve eğitimciler, yeniden servis tutmak zorunda kalacak.
İlkokula taşınan liselerde kırıp dökme ve yeni konuma uygun hâle getirme çalışmaları olacak. Bir yurdu uygulama oteline çevirmek, bir ilkokula lise düzeyinde bir laboratuar eklemek, hele de bir önceki Düzce Valisi Ali Fidan tarafından ‘kültür merkezi’ olacağı ilan edilen tarihi Orhangazi ilkokulunu kız meslek lisesine çevirmek, emek ve zaman kaybı ile doğasına uygun bir biçimde kullanılamaması bir tarafa, astarı yüzünü geçecek yepyeni maliyetler ortaya çıkartacaktır.
Şehit Ercan Çelik Öğrenci yurdunun hukukî pozisyonu ne olacak ?
Yaşanması muhtemel bir başka sorun ise İşadamı Erol Solak’ın sahibi olduğu pansiyona yönelik olacak.
Bilindiği gibi Akçakocalı işadamı Erol Solak’ın otel yapmak üzere satın aldığı öğrenci pansiyonu binasına, ilk sahipleri FETÖ’cü Eda Eğitim Kurumları olduğu gerekçesiyle 15 Temmuz sonrasında el konulmuş, tapusu Erol Solak’ta olan okul önce kayyıma devredilmiş, daha sonrasında KHK ile tapusu da Solak’tan alınarak devlete geçirilmişti.
Binayla ilgili olarak, Ocak ayı içerisinde ilk mahkeme yapılacak. Bu mahkemelerin sonucunda bina Erol Solak’a verilirse, devletin uygulama oteli hâline çevirdiği Şehit Ercan Çelik yurdunun akıbeti ne olacak? Cevap bekleyen bir başka soru ise bu.
Sorular, sorular, sorular…
Bütün bu taşınma işlemlerinin ve devamında yapılacak yeni tadilat ve fizik- mekan düzenlemelerinin yüksek bir maliyet oluşturacağı şüphe götürmez.
Bu durumda kamuoyunun kısık sesle sorduğu soruyu yüksek perdeden sormak gerek; Bir binayı İmam Hatip Lisesine kazandırmak için yapılan bunca düzenleme, verilen bunca emek ve harcanan bunca paraya değecek mi?
Tüm bu doldur – boşalt işlemlerini yapmak yerine, Ayazlı yolundaki binayı bir şekilde tamamlayıp İmam Hatip’e verseniz de sorunu dallanıp budaklandırmadan çözseniz olmaz mı?
İdeolojik bir angajman yerine rasyonel bir çözüm önerisiyle hareket etseniz, 28 Şubat’ın intikamının alınıyor olması duygusunu ortadan kaldırsanız, çocukların geleceğini siyasi çekişmelerin yaşandığı arenada kurban vermezseniz olmaz mıydı?
14 yıldır eğitim alanında kayda değer bir çalışma yürütülmeyen Akçakoca’da, tüm bu düzenlemenin birkaç ayda gerçekleşebileceğine, özellikle biz SBL mağdurları neden ikna olmalıyız?
Sorularımızın arkası gelecek…