1.Uluslararası Medya ve İslamofobi Sempozyumunda konuşan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül konuştuklarının özeti olabilecek şu tweet’i atmış:
"Biz; neye inanırsa inansın, hangi kökene sahip olursa olsun, herkesin inancını ifade etme, yaşama, yayma, öğrenme ve öğretme haklarını bir bütün sayıyoruz. Türkiye, insanları haklarıyla yaşatma başarısı ile dünyaya örnek oluyor. "
Açıklama güzel ve doyurucu sayılabilir değil mi?
Ancak bu açıklamanın samimiyetine inanabilmek çok zor.
En azından bu açıklamanın içeriği Akçakoca’yı kapsamıyor.
Daha doğrusu Akçakoca AKP İlçe Teşkilatını ve AKP İlçe Başkanı Esved Sarıoğlu’nu kapsamıyor.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül yaptığı açıklamanın tam bir reddiyesi sayılacak açıklamayı Akçakoca Müftüsü yapmış ve sonunda görevinden alınmıştı.
Altını çizerek söyleyelim, görevden alınma AKP iktidarınca yapılmıştır.
Ota çöpe her şeye açıklama yapmayı görev bilen Esved Sarıoğlu’nun bu mevzuda nutku tutulu verdi.
Akçakoca Müftüsünün görevden alınması bile tutulun nutukların çözülüvermesine yeterli olmadı.
Kendisinden bırakın bir kınamayı sade suya tirit niyetine bir açıklama bile göremedik.
Şimdi hal böyle iken niçin Adalet Bakanının açıklamasının samimi olduğuna inanalım.
AKP gibi sert bir şekilde dikey örgütlenmiş bir partide niçin Adalet Bakanın açıklamaları ile uyumlu bir tavır gösterilmez.
Yukarıda bizim söylediklerimize bakmayın, aşağıda sessiz kalarak nefret dili kullananları karşınıza alacak açıklamalar yapmayın talimatı verilmiş olabilir mi?
Var olan suskunluk bu soruya "hayır kesinlikle olamaz" demeyi imkansızlaştırıyor.
Diğer bir ihtimal de Esved Sarıoğlu ve AKP İlçe yönetim kurulunun Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ile aynı fikirde olmaması olabilir.
Ancak öğrenmek pek mümkün değil çünkü hepsinin nutku tutulmuş vaziyette.
Adalet bakanın tanburası ne çalıyor bizimkiler ne söylüyor, nutukları çözülüverse de öğrensek.
Şahsi kanaatim bir açıklama yerine hamaset dolu bir paylaşım geleceği yönündedir.
ERGUN AŞÇI
Editör:
N. Cingirt